Türkiye’de kadına karşı şiddetin monitor edildiği bir platformun verilerine göre, 2024 yılının ilk altı ayında en az 205 kadın, ev içi şiddet eylemlerinde Türk erkekleri tarafından öldürüldü. Aynı dönemde 117 kadının da şüpheli şekilde öldüğü belirtildi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun (We Will Stop Femicide Platform) genel sekreteri Fidan Ataselim, İstanbul’da bir basın toplantısında bu rakamları paylaştı.
Ataselim, her gün öldürülen kadınlarla ilgili haberlere tanıklık ettiklerini ve sadece bilgilerine ulaştıkları kadınlar hakkındaki verileri paylaşabildiklerini belirtirken, hükümeti, kadınların ne kadarının ev içi şiddetin kurbanı olduğuyla ilgili doğru bir kayıt tutmamakla eleştirdi. Kadınların yüzde 42’sinin kocaları, yüzde 11’inin partnerleri ve yüzde 9’unun babaları tarafından öldürüldüğünü ifade eden Ataselim, bu durumun kadınların yakın çevrelerindeki erkekler tarafından öldürüldüğünü gösterdiğini dile getirdi.
Ataselim ayrıca, kadınların yüzde 57’sinin öldürüldüklerinde evde bulunduğunu söyledi ve yine yüzde 59’unun silahla öldürüldüğünü belirtti. Kişisel silahlara kısıtlamalar getirilmesinin kadınları korumaya yardımcı olabileceğini öne sürdü.
Ataselim’e göre, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesinden bu yana erkekler tarafından öldürülen kadın sayısında bir artış yaşanmıştır. Türkiye resmen 1 Temmuz 2021’de, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mart 2021’de verdiği bir kararnameyle, uluslararası bir antlaşma olan İstanbul Sözleşmesi’nden çekildi. Ataselim’e göre, sözleşmeden çekilmeden sonraki yıllarda ülkedeki cinayetlerin sayısında artış yaşandı.
Ataselim, kadınların ev içi şiddete karşı mücadelesinin daha görünür hale geldiği zamanlarda, örneğin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde olduğu gibi, kadın cinayetlerinin azaldığını ifade etti. Hükümeti, iddia edildiğine göre aile değerlerini kadın haklarına tercih eden politikaları teşvik ederek kadınları şiddete karşı korumasız bırakmakla suçladı.
Türkiye’de kadına karşı şiddet ve kadın cinayetleri ciddi sorunlar oluştururken, eleştirmenlerin iddiasına göre durumun arkasındaki temel neden Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetinin, şiddet içeren ve kötü muamelede bulunan erkeklere dokunulmazlık sağlayarak onları korumasıdır.
