İstanbul’daki taksicilik hizmetlerinde yaşanan sorunlar sosyal medyada giderek daha fazla gündeme gelmeye başlıyor. Kentteki taksi hizmetleri ile ilgili yaşanan sorunlar, yerel ve yabancı yolcular arasında memnuniyetsizliğe ve eşitsizliğe neden olmaya devam ediyor.
Özellikle Taksim Meydanı ve Şişli gibi turistik noktalarda, sıkça karşılaşılan sorunlar arasında kısa mesafe yolcularını almama ve taksimetre kullanmama uygulamaları ön plana çıkıyor. Kentin taksicileri sıklıkla yabancı müşterileri tercih ediyor ve genellikle taksimetre kullanmadan taşıyorlar. Ayrıca genellikle yerel yolcuları kabul etmek istemiyorlar ve taksimetre çalışmadan yolculuk yapmaya ikna etmedikçe onları almak istemiyorlar.
Bu uygulama, yerel halk ve sosyal medya üzerinde sıkça eleştiri almaktadır. İstanbul’un Bakırköy ilçesinde yaşanan bir olay, müşteri seçimindeki ayrımcılığı ve buna bağlı memnuniyetsizliği gözler önüne seriyor. Akşam saatlerinde, üç kadın müşteri, Yeşilköy Halkalı Caddesi’ndeki bir alışveriş merkezinin önünde bir taksiye bindi. Ancak şoför, gidecekleri yeri bahane ederek onları almaktan kaçındı. Tartışma devam ederken, bir turist taksiye bindi ve önden oturdu. Taksi şoförü, müşterilerle yaşadığı anlaşmazlıktan sonra aracından indi ve protesto eden müşterilere “Taksiden binin ve gidin!” diyerek tepki gösterdi. Bu gibi olaylar, İstanbul’daki taksicilik hizmetlerinin kalitesizliğini ve müşteri memnuniyetsizliğini ortaya çıkarıyor.
Bunun yanı sıra, Taksim Meydanı’nda, Kapalı Çarşı’ya gitmek isteyen bir ailenin taksimetre çalıştırılmadığını fark etmesi gibi benzer olaylar giderek artmaktadır. Trafik polisi müdahale etti ve durumu çözdü, ancak benzer olayların arttığı bildirilmektedir. Ayrıca, kısa mesafe yolcuları ise uzun süre taksilere binememekten şikayetçi olmaktadır.
Yerel halk, dijital uygulamalar aracılığıyla bir taksi çağırırken yabancı isimler kullanmanın hızlı hizmet alınmasını sağladığını belirtiyor. Medya programına katılan bir editör, zorlu bir bölgede bir taksi çağırmak için Çinli bir isim kullanmanın hızlı bir yanıt aldığını paylaştı, ancak taksimetre dışında ücret pazarlığı yapmak zorunda kaldı.
Geçen yıl İstanbul’da yaşanan ve günlük kıyafetlerle taksi çağırma deneyimini kaydeden genç bir yerli, taksi şoförlerinin ona durmamasının ardından göze çarpan bir olayla karşılaştı. Ancak geleneksel Arap kıyafetlerine geçtikten sonra durum dramatik bir şekilde değişti ve ilk taksi sürücüsü hemen yaklaşıp ona binmeyi teklif etti. Bu deneyim, İstanbul’daki taksicilerin müşteri seçimini algı ve görünüşlerin etkilediğini vurgulamaktadır.
Turistik bölgelerde konaklayan yabancı turistler, özellikle ücret pazarlıkları konusunda taksi hizmetlerinden memnuniyetsizliklerini dile getiriyorlar. Son zamanlarda, turistlerin birden fazla taksi şoförü ile ücret pazarlığı yapmak zorunda kaldığı olaylar dikkat çekmektedir. Örneğin, bir çift bebek arabaları ile bir alışveriş merkezine gitmek istediklerinde otel çalışanları tarafından hesaplanan fiyatın iki katı talep edildiğinde, çok fazla pazarlık yapmak zorunda kaldılar. Bu tür deneyimler, taksi ücretlerini daha makul hale getirme ve hizmet kalitesini iyileştirme ihtiyacını vurgulamaktadır.
İstanbul’da taksi kullanımı ve hizmet kalitesi konusunda yapılan bir çalışma olan “İstanbul’da Taksi Kullanım Alışkanlıkları, İhtiyaçlar ve Beklentiler” başlıklı çalışma, kentin taksi hizmetlerindeki sorunları ve yolcu beklentilerini detaylı bir şekilde ele almaktadır. Belirtilen sorunlardan biri, şehrin 16 milyonluk nüfusu düşünüldüğünde son 30 yıldır 17,395 taksi sayısının değişmemesi olarak gösterilmektedir. Bu durum, her taksi için yaklaşık 1,000 yolcuya denk gelerek trafik sıkışıklığı ve yağmurlu günlerde sorunları artırmaktadır.
Kısa mesafe yolcuları ise trafik sıkışıklığı ve taksicilerin tercih ettiği rotalar nedeniyle zorluklarla karşı karşıya kalmaktadır. Katılımcıların %56,5’i kısa mesafe yolculuklarda sorunlar yaşadıklarını bildirmiştir. Ayrıca, kadınlar özellikle gece saatlerinde taksi kullanırken güvenlik endişelerini dile getirmekte ve gerekli önlemlerin alınmasını talep etmektedir.
İstanbul’da taksi hizmetlerini iyileştirmek adına raporda, taksi sayısının arttırılması, hizmet kalitesinin yükseltilmesi ve dijitalleşme süreçlerinin hızlandırılması önerilmektedir. Bu önlemlerin uygulanması, ulaşım kalitesini ve vatandaşların günlük yaşamını olumlu etkileyecektir.İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), muhalefet partisi belediye başkanı tarafından yönetildiğini ve bu konuyu çözmek için çaba harcandığını iddia ederken, hükümet ise Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı aracılığıyla çalışmalar yapıldığını belirtmektedir.
Öte yandan, her Ulaşım Koordinasyon Merkezi Toplantısı’nda (UKOME) neredeyse her toplantıda ele alınan paylaşımlı sürüş düzenlemesi talebi popülerlik kazanmıştır. Elektrikli scooter ve paylaşımlı araçlar kiralayan bir şirketin CEO’su olan Oktem, İstanbul’un ulaşım sorununu çözmek için 80.000 araç daha ihtiyaç duyduğunu ancak bu kadar taksi lisansı vermenin mümkün olmadığını öne sürmektedir.
Taksilerin sayılarak yayılmasının küresel bir sorun olduğunu ve Türkiye’nin de bu yönde adım atması gerektiği savunulmaktadır.İki Türk arkadaş, İstanbul’da bir konsere katıldıktan sonra eve gitmek istediler ancak birçok taksinin durmamasına rağmen bir taksi bulamadılar. Bunun üzerine yukarıda bahsi geçen paylaşımlı sürüş uygulamasını indirdiler ve bu uygulamadan araç çağırdılar. Taksiciler tarafından şikayet edilen gençler, trafik polisleri tarafından cezalandırıldılar. Görünüşe göre, paylaşımlı sürüş uygulamasından araca bindikleri anlaşıldı. Gençler cezayı ödedikten sonra şirketin CEO’su olan Oktem’e e-mail attılar ve şirketten cezayı geri aldılar.
