Sağlıkçılardan uyarı: Asbest kaynaklı sağlık krizi kapıda - DW (Türkçe)

Sağlıkçılardan uyarı: Asbest kaynaklı sağlık krizi kapıda

Kahramanmaraş merkezli depremlerin üzerinden sekiz aydan fazla zaman geçmesine rağmen bölgede enkaz kaldırma çalışmaları henüz tamamlanmamış durumda. Meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları, asbest riskinin halk sağlığını tehdit ettiği konusunda uyarılarda bulunuyor. DW Türkçe’nin yaptığı araştırmaya göre Hatay’da enkaz kaldırma çalışmaları sırasında asbestin yaşam alanlarına yayıldığı tespit edilmişti. Yapılan numunelerde asbest liflerine rastlanmış ve asbestin toprak yüzeyine bulaşarak rüzgar ve araçlar vasıtasıyla başka bölgelere taşınabildiği belirlenmişti. Asbestin birinci derece kanserojen olduğu bilinirken, bölgede düzenli asbest izlemesi yapılması gerektiği vurgulanmıştır.

İstanbul Tabip Odası’ndan göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Esin Tuncay, bölgedeki asbest riskinin ciddiyetine dikkat çekerek, asbest maruziyetinin akciğer kanseri ve diğer sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirtmiştir. Asbestin solumasının ise asbestozis hastalığına, akciğer zarında sıvı birikmesine ve kireçlenmeye neden olabileceği ifade edilmiştir. Türk Toraks Derneği’nden Dr. Haluk Çalışır da bölgeye ilişkin yapılan asbest uyarılarının önemine vurgu yaparak, bölgedeki herkesin kanser riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtmiştir.

Asbeste ek olarak ortaya çıkan tozun da önemli sağlık riskleri taşıdığı ve akciğerlere zarar verebileceği vurgulanmıştır. Türk Toraks Derneği’nden Dr. Haluk Çalışır, toza maruziyetin akciğer kanseri, mesane kanseri, alerjik reaksiyonlar ve solunum yollarında hastalıkların artmasına neden olabileceğini ifade etmiştir. Ayrıca tozun anne karnında ve bebeklik döneminde sağlık sorunlarına yol açabileceği belirtilmiştir.

Meslek odaları ve sivil toplum kuruluşları, asbest ve toz maruziyetinin ciddi sağlık riskleri oluşturduğunu vurgulayarak, yetkililerden acil önlem alınmasını istemektedir. Bölgede enkaz kaldırma çalışmalarında gerekli önlemlerin alınması ve rüzgar yönü hesaplanarak yaşam ve depolama alanlarının güvenli bölgelere taşınması gerektiği belirtilmiştir. Bu sağlık tehditlerinin görmezden gelinmemesi ve acil önlemlerin hayata geçirilmesi gerektiği vurgulanmıştır.