Rusya’nın Ermenistan üzerindeki arta kalan kaldıraçları hızla azalıyor. Carnegie Barış İçin Uluslararası Enstitüsü’nün son yayınladığı bir rapora göre, Rusya’nın Ermenistan üzerindeki etkisi ve kaldıraçları hızla azalmaktadır. Bu durum, Ermenistan’ın dış politikasının ve bağımsızlığının geleceği açısından önemli bir dönemeç olarak kabul edilmektedir.
Rapor, Rusya’nın Ermenistan üzerindeki etkisinin başlıca nedenlerinden birinin askeri alan olduğuna dikkat çekmektedir. Ancak son yıllarda Rusya’nın askeri varlığı Ermenistan’da azalmış ve bu da Rusya’nın Ermenistan üzerindeki kontrolünü zayıflatmıştır. Ayrıca, Ermenistan’ın Batı ile ilişkilerini güçlendirmeye başlaması da Rusya’nın Ermenistan üzerindeki etkisini azaltmıştır.
Rusya’nın Ermenistan’daki ekonomik etkisinin de azaldığı raporda vurgulanmaktadır. Rusya’nın ekonomik yardım ve yatırımları azalmış ve bu da Rusya’nın Ermenistan üzerindeki ekonomik kaldıraçlarını genişletme imkanlarını kısıtlamıştır. Özellikle, AB ve ABD gibi Batılı ekonomilerle yapılan anlaşmaların artması, Rusya’nın ekonomik etkisini daha da azaltmıştır.
Rapor ayrıca Rusya’nın Ermenistan’daki siyasi etkisinin de azaldığına dikkat çekmektedir. Özellikle son dönemde Ermenistan hükümetinin aldığı reform kararları ve demokratikleşme süreci, Rusya’nın Ermenistan’daki siyasi etkisini azaltmış ve Ermenistan’ın bağımsızlık ve özgürlük açısından güçlenmesine yardımcı olmuştur.
Sonuç olarak, Rusya’nın Ermenistan üzerindeki kaldıraçlarının hızla azaldığı ve bu durumun Ermenistan’ın dış politikası ve bağımsızlığı üzerinde önemli etkileri olabileceği belirtilmektedir. Ermenistan’ın Rusya’ya olan bağımlılığını azaltarak ve Batı ile olan ilişkilerini güçlendirerek, Ermenistan’ın kendi başına hareket etme ve bağımsız politikalar yürütme yeteneğinin arttığı görülmektedir.
Bu gelişmeler, Rusya’nın Ermenistan üzerindeki etkisi konusunda bir dönüm noktası olabilir ve Ermenistan’ın gelecekteki dış politikalarını şekillendirebilir. Rusya’nın Ermenistan üzerindeki kaldıraçları hızla azalırken, Ermenistan’ın uluslararası ilişkilerinde ve bağımsızlığında yeni bir dönemeç yaşandığı söylenebilir. Bu durum, hem bölgedeki hem de uluslararası toplumun dikkatle takip ettiği bir gelişmedir.