Bugün, İstanbul Üniversitesi öğrencileri, üniversitelerinin ziyarete açılmasını protesto etmek amacıyla Beyazıt Kampüsü önünde bir araya geldi. Polislerin kalkanlarıyla durdurulmaya çalışan öğrenciler, bariyeri aşarak kampüs ana kapısı önünde rektörün kararına karşı forum düzenledi ve sloganlar attı. “Bu kapı sadece bize mi kapalı?” pankartını taşıyan öğrenciler, üniversitelerinin ticarethane dönüştürülmesine karşı çıkarak tepkilerini dile getirdiler.
İstanbul Üniversitesi’nin tarihi Beyazıt’taki kampüsü başta olmak üzere tüm yerleşkelerinin ziyarete açılması kararı, öğrenciler, siyasiler ve vatandaşlar arasında büyük bir tepkiye neden olmuştu. Öğrenciler, okullarının turistlere, dinci gruplara ve cihatçılara açılmasının kadınların ve öğrencilerin güvenliğini tehlikeye atacağını ve üniversitenin ticarethaneye dönüştürülmekte olduğunu savundular. Üniversite öğrencileri, bilimsel üretim süreçlerine halkın dahil olmasını değil, İstanbul Üniversitesi’nin güvenli bir kurum olmasını ve ticarethaneye dönüştürülmesine karşı çıktılar.
Geçtiğimiz hafta yapılan açıklamada, öğrenciler şu sözlerle tepkilerini dile getirmişlerdi: “İstanbul Üniversitesi’ni ticarethaneye çeviriyorlar demektir. İstanbul Üniversitesi’nde özel işletmelere yer açarak öğrencilerin kararlarını yok hale getiriyorlar demektir. Biz, bilim üretim süreçlerimize halkın dahil olmasını değil, İstanbul Üniversitesi’nin güvenli bir kurum olmamasını eleştiriyoruz. Biz okulumuza ziyaretçilerin girmesini değil, İstanbul Üniversitesi’nin ticarethaneye dönüştürülmesini eleştiriyoruz.”
İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin bu protestosu, üniversitenin halka açılma kararına karşı ciddi bir tepki olduğunu gösteriyor. Öğrencilerin bu tepkisi, üniversitenin tarihi ve akademik kimliğine sahip çıkma ve güvenli bir eğitim ortamının korunmasına yönelik bir talebi yansıtıyor. İstanbul Üniversitesi öğrencileri, bugün yaptıkları forum ve sloganlarla, üniversitelerinin sadece öğrencilere değil, tüm topluma ve bilimsel çalışmalara açık olması gerektiğine vurgu yaptılar. Bu gelişmeler, üniversite ve öğrenciler arasındaki iletişimin önemini bir kez daha ortaya koyuyor.
