Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan çalışmalar, ilerleyen yıllarda insanların daha fazla görme bozukluğu problemi ile karşılaşacağını gösteriyor. Artan ve yaşlanan nüfusla birlikte her geçen gün görme kusuru vakalarında artış gözleniyor. Küresel olarak, 1 milyar insan önlenebilir veya henüz çözülememiş bir görme bozukluğuna sahip. Bu insanlar arasında kırma kusuru, katarakt, glokom, korneal opasiteler, diyabetik retinopati, trahom ve yaşlılığa bağlı yakın görme bozukluğu bulunanlar yer alıyor.
Öğretim Görevlisi Özlem Karagöl, gözün öncelikle yabancı cisimlerden korunması gerektiğini vurguluyor. Toz, kömür, böcek parçacıkları, metal parçacıkları ve kopan kirpikler gibi maddelerin göze zarar verebileceğine dikkat çekiyor. Demir ve ahşap parçacıklarının korneaya saplanarak ciddi sorunlara neden olabileceğini belirtiyor.
Gözde ağrı, kızarıklık, sulanma, bulanık görme gibi belirtiler varsa, göze yabancı bir cismin kaçmış olabileceğini düşünmek önemlidir. Doğru müdahale yapılmazsa görme kaybına kadar gidebilecek sorunlara yol açabileceğini vurgulayan Karagöl, erken dönemde yapılabilecek ilk yardım uygulamalarını anlatıyor.
Özlem Karagöl, göz yaralanmalarında yapılması gereken ilk yardım adımlarını detaylı bir şekilde sıralıyor. Ellerin temiz olması, gözlerin ovalanmaması konusunda uyarı yapılması gerektiğini belirtiyor. Yabancı cisim görüldüğünde dışa doğru temiz suyla yıkanması gerektiğini vurguluyor ve batmış yabancı cisim varsa çıkartılmaması gerektiğini hatırlatıyor.
Okuyuculara göz sağlığının önemini vurgulayan bu bilgiler, günlük yaşamda karşılaşılabilecek acil durumlarda nasıl hareket edilmesi gerektiğini anlatıyor. Gözler, vücudumuzdaki en hassas ve önemli organlardan biridir. Bu nedenle, göz yaralanmalarının hafife alınmaması ve doğru müdahalenin yapılması hayati önem taşımaktadır. Herhangi bir görme sorunu veya yaralanma durumunda en yakın sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiği unutulmamalıdır.
