Cumhuriyet’in 100. yılında sağlık: Başlangıçtan bugüne yolculuk

Cumhuriyet’in 100. yılında Türkiye’deki sağlık sisteminin geçmişi, bugünü ve geleceği incelenirken birçok parametrenin dikkate alınması gerekmektedir. Türkiye’de sağlık hizmetlerinin gelişimi ve değişimi, sağlık politikaları, genel sistem bağlamı ve teknik parametreler göz önünde bulundurularak değerlendirilmelidir. Cumhuriyet’in ilk yıllarında, savaş koşulları ve ağır sorunlar ile karşı karşıya kalan Sağlık Bakanlığı, önemli adımlar atmış olsa da ulaşılması gereken nokta henüz uzaklardaydı.

1920’lerde ülkede 554 hekim bulunurken, sağlık personelinin ve hastanelerin sayısı oldukça düşüktü. Cumhuriyet döneminde sağlık alanında büyük bir seferberlik yaşandı ve temel sağlık hizmetlerinin örgütlenmesi ve bulaşıcı hastalıklarla mücadele önceliklendirildi. Dr. Refik Saydam’ın liderliğinde sağlık politikaları şekillendirildi ve bulaşıcı hastalıklara karşı özel önlemler alındı.

Kırklı ve yetmişli yıllarda sağlık alanında önemli gelişmeler yaşandı. İşçi Sigortaları Kurumu kuruldu, bulaşıcı hastalıklarla mücadelede başarılar elde edildi ve sağlık merkezleri yaygınlaştırıldı. Ancak, yetmişlerde başlayan yeni liberal politikalar, sağlık sistemlerinde değişime yol açtı ve özellikle Seksenli yıllarda sağlık alanı daha fazla piyasalaştı.

Sosyalizasyon döneminden yeni liberal politikalara geçiş, sağlık sisteminde büyük değişimlere neden oldu. Kamu hastaneleri özerkleştirildi, genel sağlık sigortası sistemi kuruldu ve özel sektör teşvik edildi. Geleneksel sağlık uygulamaları terk edilerek performansa dayalı ek ödeme sistemine geçildi ve sağlık personelinin çalışma koşulları değişti.

Bugün, sağlık sisteminde eşitsizlikler artarken, çevre sorunları ve küresel tehditler de büyümektedir. Sağlık hizmetlerinin piyasalaştırılması, sağlık personelinin emek gücünün esnekleşmesine yol açmış ve kamuda çalışma biçimleri değişmiştir. Bu noktada, bütüncül ve kamucu bir sağlık sistemi oluşturulması gerekmektedir. Sağlık hizmetleri sadece tedaviye dayalı olmamalı, barış, barınma, eğitim, beslenme gibi temel faktörler de dikkate alınmalıdır. Güncel politikaların gözden geçirilerek, sağlık alanında toplumsal refahı ve eşitliği hedefleyen adımlar atılmalıdır.