Almanya’nın eski Federal Ulaştırma ve İmar İskan Bakanı Peter Ramsauer’in sığınmacıları ‘haşere’ olarak nitelendirmesi, büyük tepkilere neden oldu. Sosyal medyada ve siyasi çevrelerde, Ramsauer’in bu ifadesi sert bir şekilde eleştirildi. Sığınmacıları bu şekilde aşağılayıcı bir şekilde tanımlamanın kabul edilemez olduğu belirtildi.
Sol Parti ve Yeşiller, Ramsauer’in milletvekilliğinden istifa etmesi gerektiğini ve eğer istifa etmezse partiden ihraç edilmesi gerektiğini dile getirdi. Bu talihsiz açıklamaların halkı kışkırtma anlamına geldiği ve Alman Ceza Yasası’na aykırı olduğu ifade edildi. Tarih profesörü Jens-Christian Wagner de bu konuda sert bir eleştiri yaparak, Ramsauer’in demokratik bir parti milletvekili olarak bu tür ifadeleri kullanmasının kabul edilemez olduğunu belirtti.
Ramsauer’in Merkel’e yönelik eleştirileri de dikkat çekti. Nükleer santralların kapatılması ve sığınmacı politikalarının felaket siyasi hatalar olduğunu savunan Ramsauer, bu politikaların sağ popülist Almanya için Alternatif Partisi (AfD) için güçlendirici etki yaptığını iddia etti. AfD’nin varlığını Merkel’in politikalarına borçlu olduğunu savunan Ramsauer, AfD’nin Merkel’in anısını yaşatması gerektiğini söyledi.
Ramsauer ayrıca, Avrupa’daki göçü sınırlandırmanın önemli olduğunu vurgulayarak AB’nin dış sınırlarında kontrollerin artırılması ve Almanya’da daha sıkı önlemler alınması gerektiğini savundu. Almanya’nın yaşadığı sığınmacı sorununu Merkel’e borçlu olduğunu belirten Ramsauer, Macaristan Başbakanı Viktor Orban ve Polonya’nın kendi ülkelerine girecek kişilere karar verme hakkını savunduğunu da belirtti.
Sonuç olarak, Peter Ramsauer’in sığınmacıları aşağılayıcı bir şekilde tanımlaması ve Almanya’nın sığınmacı politikalarına yönelik eleştirileri büyük yankı uyandırdı. Siyasi çevrelerin ve toplumun genelinde yapılan bu tür ayrımcı ve kışkırtıcı açıklamaların kabul edilemez olduğu ve demokratik değerlere aykırı olduğu vurgulandı.
