Almanya’nın en büyük eyaleti olan ve Türkiye kökenli pek çok vatandaşın yaşadığı Kuzey Ren-Vestfalya eyaletinde, Eyalet Parlamentosu Başkan Yardımcısı Berivan Aymaz’a Türkçe hakaret eden bir kişi hakkında Stuttgart mahkemesi tarafından bin 800 euro para cezası verildi. Alman Ceza Kanunu’nun 185. maddesi uyarınca verilen bu ceza, hakaret suçunun önemini vurguluyor. Hakaret, kamuya açık alanlarda veya sosyal medyada yapıldığında daha geniş bir kitleye hitap edebileceği için ceza artış gösterebiliyor.
Berivan Aymaz, karardan memnun olduğunu belirterek sosyal medyada artan nefret söylemlerine, ırkçı söylemlere ve hakaretlere karşı hukuki mücadelenin önemini vurguladı. Aymaz, küfür eden kişiye verilen cezanın, nefret söylemlerinin cezasız kalmayacağına dair önemli bir mesaj olduğunu ifade etti. Türkçe yapılan hakaretlerin bile Alman yargısı tarafından takip edilip cezalandırılması, hukuki sürecin herkesi koruyabileceğini gösteriyor.
Berivan Aymaz, sosyal medyada Türkçe yapılan yorumların da takip edildiği ve ciddiye alındığını belirtti. Hakaret ve nefret söyleminin her türlüsüne karşı mücadelede yargının önemli bir rol oynadığını vurguladı. Aymaz, hukukun ırkçılığa, cinsiyetçiliğe ve nefrete karşı etkili bir araç olduğunu savundu.
23 Aralık 2022’de Paris’teki bir saldırının ardından Berivan Aymaz’a yönelik hakaret olayı gerçekleşti. Aymaz, Türkiye kökenli Can G. adlı bir kişinin sosyal medyada Türkçe hakaret etmesi üzerine hukuki süreç başlattı. Aymaz, sıklıkla ırkçılara ve nefret söylemlerine maruz kalıyor, ancak hukukun kendisini ve diğer mağdurları koruduğunu görmekten memnuniyet duyuyor.
Hukukun, herkesin eşit ve adil bir şekilde korunmasını sağladığı ve nefret söylemlerine karşı caydırıcı bir rol oynadığı göz önünde bulundurulmalıdır. Berivan Aymaz’ın yaşadığı süreç, Türkçe konuşanların da haklarının korunduğunu gösteren bir örnektir. Irkçılığa, cinsiyetçiliğe ve nefrete karşı mücadelede hukukun etkili bir araç olduğu unutulmamalıdır.
