Nişantaşı Eğitim Vakfı Kurucusu Levent Uysal, İstanbul Nişantaşı Üniversitesi’nin Türkiye Uzay Ajansı ile işbirliği yaparak gerçekleştireceği uzay çalışmaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin uzay araştırmalarını uluslararası alanda daha da güçlendirecek bu ortak girişimi büyük bir gururla karşıladıklarını belirten Uysal, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzayda gerçekleştireceği deneylerden birinin Nişantaşı Üniversitesi’ne ait olduğunu vurguladı. Bu deneyin solunum sistemi fizyolojisi üzerine odaklanarak yapay zeka destekli bir yöntemle astronotların maruz kalacağı düşük yer çekiminin sağlık sorunlarını belirlemeye yönelik olduğunu açıkladı.
Uysal, proje sayesinde Türkiye’nin uzay bilimleri alanındaki konumunu güçlendireceğini ve global bilim topluluğuna önemli katkılar sunacağını ifade ederek, araştırmacı ekibin özveri ve tutkusuna vurgu yaptı. Bu deneyin başarısında yatanın bitmek bilmeyen merak olduğunu belirten Uysal, projeye emek veren herkesi tebrik etti. Aynı zamanda, bu yolculuğun sadece üniversite için değil, tüm ülke için büyük bir adımı temsil ettiğini ve herkes için ilham kaynağı olmasını diledi.
Levent Uysal, kolektif bir bilinç ve özveriyle, Nişantaşı Üniversitesi’nin ve Türkiye Uzay Ajansı’nın ortak girişiminin Türkiye’nin uzaydaki varlığını ve bilimsel araştırmalarını uluslararası arenada daha da pekiştireceğine inandığını dile getirdi. Bu projenin, Türkiye’nin uzay bilimlerindeki ilerlemesine önemli katkılar sağlayacağını ve dünya çapında uzay sağlığı araştırmalarına yenilikler getireceğini vurguladı. Uysal, Nişantaşı Üniversitesi ve Türkiye Uzay Ajansı’nın gerçekleştireceği uzay çalışmalarının ülke genelinde ve uluslararası alanda takdir göreceğine inancını dile getirdi.
Uysal’ın değerlendirmelerine göre, bu ortak girişim Türkiye’nin uzay alanındaki varlığını güçlendirecek ve bilimsel araştırmalarını uluslararası arenada daha da pekiştirecektir. Bu tür girişimlerle Türkiye’nin bilimsel alandaki ilerleyişi desteklenmeli ve bu tarz projelerin ülke çapında teşvik edilmesi gerektiği vurgulanmalıdır. Sonuç olarak, Nişantaşı Üniversitesi’nin uzay çalışmaları alanındaki başarısı, Türkiye’nin bilim ve teknoloji alanındaki potansiyelini ortaya koymaktadır.
